Arama | Sözlükçe | Anasayfa |
Evrim 101Y:Karmaşıklığa doğru bir eğilim mi var
Karmaşıklığa doğru bir eğilim mi var?Karmaşıklığı nasıl tanımlayabiliriz? Bunun için her bir türdeki farklı hücre çeşitlerinin sayısını veya genlerin sayısını ele alabilir, bu sayıları türler arasında karşılaştırabiliriz – yeni hücre çeşitleri ve yeni genler artan karmaşıklığı ima eder. Bu yolla 3,5 milyar yıl önce hüküm süren yaşam ile günümüzdeki yaşamı karşılaştırırsak, günümüzde “ortalama” karmaşıklığın, yaşamın ilk başladığı zamanlara kıyasla daha fazla olduğu açıktır. Fakat bunun sebebi muhtemelen sadece, yaşamın ilk ortaya çıktığı zamanlarda, olabilecek en düşük karmaşıklık seviyesinde bulunmasıdır. Yani canlılar o zamanlar o denli basittiler ki, yaşamın daha karmaşık hale gelmekten başka şansı yoktu! Peki evrim sürecine bakmaya, yaşamın ilk dönemlerini görmezden gelip, belli bir miktar karmaşık hale gelmiş olduğu aşamalarından başlarsak ne görürüz? Eğer yaşamın karmaşıklık seviyesinin hem artma hem de azalma şansı varsa, acaba karmaşıklık artma eğilimi mi gösterir? Bu sorunun kesin bir yanıtı yok, zira yanıt, ele aldığınız konuya göre değişir. Bir yanda basitleşmenin birçok örneğine rastlamak mümkünken (söz gelimi bazı böcekler kanatlarını yitirmişlerdir), öte yanda kimi soyların son derecede karmaşıklaştığını gözlemleyebiliriz (örneğin bazı böceklerin kanatları, uçuş üzerindeki kontrolü arttıracak şekilde karmaşık organlara evrilmiştir).
Günümüzde canlılar aleminin tümü için geçerli bir karmaşıklaşma eğilimi olduğuna ilişkin hiçbir açık kanıt bulunmamaktadır. Ayrıca halen birçok “basit yapılı” canlı yaşamaya devam etmektedir! Aslında yaşamın tarihi toptan “Bakteriler Çağı” olarak nitelendirilebilir, ne de olsa bakteriler yerkürede yaşamın başlangıcında olduğu gibi, günümüzde de hala her türlü ortamda milyarca sayıda bulunmaktadır.
Sopa çekirge resmi Robert Potts tarafından çekilmiş ve Kaliforniya Bilimler Akademisi’ne aittir. Yabani yulaf resmi James B. Gratiot’a aittir (2003). Sinek resmi Dr. Antonio J. Ferreira tarafından çekilmiş ve Kaliforniya Bilimler Akademisi’ne aittir. Beyin tasviri Andreas Vesalius tarafından yapılmıştır. Bakteri mikrografı Brüksel Hür Üniversitesi’ne aittir(U.L.B.). |
|
| | | |
|